Merhaba,
Bültenimizin son sayısından sonra yine mesleğimizin ve meslektaşlarımızın sorunlarını merkezimize koyarak yoğun bir etkinlik programı ile çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Temel afet konusunda uzunca bir süredir devam eden çalışmalarımıza “Afet Bilinci, Deprem Tehlikeleri ve Riskleri, Depremden Önce, Deprem Sırasında ve Sonrasında Yapılacaklar” konusunda İzmir’de eğitim vermek üzere eğitmen kadromuzu genişleterek çeşitli platformlarda eğitimlere başladık.
Odamızın hem bugün hem gelecek yapısını oluşturan öğrenci arkadaşlarımızla birlikte genç-İMO İzmir kampımızı gerçekleştirdik.
Engelsizmir kongresinin düzenleyicileri arasında yer alarak engelsiz üretim modelleri alanındaki uygulamaları gündeme taşıdık, atölye çalışmaları ve yarışmalar ile farkındalığı artırdık.
Şubemizde yer alan İmar ve Şehircilik Komisyonunun yanında, Fen ve Yapı İşleri Komisyonunu kurarak kamuda çalışan meslektaşlarımızın talepleri doğrultusunda Yapım İşleri ve Hakediş uygulamaları, Kazı Güvenliği ve Yeni Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği konularında kamu çalışanlarına eğitimlerimizi yaptık.
Yoğun çalışma programımız devam ederken aldığımız üzücü bir haberle Odamızın değerlerinden ve dostlarımızdan birini daha kaybettik. Şubemizde 34. 35. 36. ve 37. Dönem Şube Başkanlığı yapmış Sevgili Mehmet Karcı’yı kaybetmenin üzüntüsü içerisindeyiz. Odamıza, bugüne kadar yapmış olduğu çalışmaları, sunmuş olduğu katkıları göz önüne aldığımızda, yükümüzün daha da arttığını hissediyoruz. Kendisinin de dediği gibi “Daha iyi bir dünya özlemi için örgütlenmeye devam edeceğiz”. Devrinin daim olması dileğiyle…
Diğer yandan da 6 Şubat’ta İstanbul Kartal’da 8 katlı bir binanın çökmesiyle hayatını kaybeden vatandaşlarımızın üzüntüsü içerisindeyiz. İmar Affı hakkında söylediklerimizde ne yazık ki haklı olduğumuz tekrar gördük. Çöken binanın İmar Affı kapsamında yapı kayıt belgesi başvurusunda bulunduğu ortaya çıktı. Yapı Kayıt Belgesi alabilmek için “Yapının depreme dayanıklılığı hususu malikin sorumluluğundadır.” hükmü konulmuştu bir kere. Hem Şubemizde yaptığımız açıklamalarda hem de merkezi düzeyde yaptığımız çalışmalarda defalarca yapının depreme dayanıklılığının yapı sahiplerine bırakılmaması ve tabi ki çıkarılan İmar Affından geri dönülmesi uyarısında bulunmuştuk. Olayda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet, yakınlarına sabır ve yaralılara acil şifalar diliyoruz. İstanbul’da çöken bina gibi ülkemizde deprem bile olmadan her an çökebilecek yapıların olduğunu tekrar hatırlatıyoruz.
Yine şubemizde İş arayan üyelerimizle yaptığımız toplantılara katılan üye sayımız her geçen gün artmaktadır. Üniversite kontenjanlarının plansız artırıldığını, sadece bir imzadan ibaret görülen mühendisliğin değersizleştirildiğini, imar affı gibi uygulamaların meslek alanımızı daralttığını defalarca dile getirmiştik. Üstüne ekonomik krizin daha da derinleşmesi iş arayan meslektaşlarımızın hayatın bütününe dair kaygılarını artırdığını gördük. Şubemizde mümkün olduğunca iş arayanlara özel düzenlediğimiz eğitim ve kursların yanında Şubemizde kısa bir süre önce kurduğumuz insan kaynakları sistemi ile meslektaşlarımızın yanında olacağız.
İnşaat sektörünün durma noktasına gelmesiyle işsiz kalan, işini durdurmak zorunla kalan, yeni mezun olup iş arayan üyelerimizin sorunlarının tümünü çözemeyiz belki ama bu günlerde odamız çatısı altında dayanışmamızı arttırmamız gerektiğine inanıyoruz
Son olarak ülkemizde yaşanan ekonomik krizin- ki özellikle inşaat sektörünün durma noktasına gelmesiyle- odamıza da etkileri yadsınamaz duruma gelmiştir. Bugüne kadar Bültenimize emek veren arkadaşlarımızla birlikte Bültenimizi mesleğin ve meslektaşların sorunlarını gündemine alan ve daha da okunabilir olan bir yayın yapmaya çalıştık. İzmir’de birçok kurum ve kuruluşlara da ileterek çalışmalarımızı duyurmaya çalıştık. Ama ekonomik tedbirler çerçevesinde Bültenimizi artık e-bülten şeklinde yayınlama kararı almış bulunmaktayız. Daha farklı ve iletişimi güçlü bir e-bülten olması için çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Saygı ve Sevgilerimizle.